at bottom

English-Turkish Translation

  1. aslında, esasında, gerçekte, esas itibarıyla, hakikatte.
    They knew at bottom that they were deceiving
    themselves: Aslında kendi kendilerini aldattıklarını biliyorlardı.
    At bottom, he is not a bad fellow: Aslında kötü bir kişi değildir.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

at the bottom
aslında, esasında, gerçekte, esas itibarıyla, hakikatte.
They knew at bottom that they were deceiving
themselves: Aslında kendi kendilerini aldattıklarını biliyorlardı.
At bottom, he is not a bad fellow: Aslında kötü bir kişi değildir.
at the bottom of
arkasında, gerçek sebebi/sorumlusu, tertipçisi, kışkırtıcısı.
It was thought that Communists were
at the bottom of the anti-American demonstrations: Amerika aleyhindeki gösterilerin tertipçisi Komünistler olduğu sanılıyordu.
at the bottom of a long table
masanın dibinde oturmak Verb
at the bottom of the road
yolun ucu
at the bottom of the road
yolun sonu
be at the bottom
esas neden olmak Verb
be at the bottom of a business
bir işin aslını oluşturmak Verb
be at the bottom of the list
listenin dibinde olmak Verb
be at the bottom of the poll
en az oy almış olmak Verb
be at the bottom of the tax pile
en düşük vergi diliminde olmak Verb
get at the bottom of a matter
bir kanunun temeline inmek Verb
get at the bottom of a matter
bir konunun temeline inmek Verb
print notes at the bottom of the page
sayfanın altına (dibine) not basmak Verb
sit at the bottom of a long table
masanın dip inde oturmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database